Playlist 2

Cumartesi, Haziran 21, 2014

Yeniden Acımak

Şöyle uzun,hüzünlü bir yazı yazmayalı çok oldu.Neden mi iş arıyordum.Evet ben de girdiğim mali krizden herkes gibi çıkmak çabasındaydım.En az mesai ile en çok parayı kazanacağım yeri aradım.Kendi ütopyasını arayan Huxley'den farkım olmadığını anladığım da yaklaşık bir haftam geçmişti.Sonun da bende en az ikincileştireceğini tahmin ettiğim bir yere bu topraklarda yaşadığımı kanıtlayan ve insan olduğumu beyan eden belgelerimi verdim .Üstelik evde kendi şartlarımda sırf şaka olsun diye yarattığım imzam artık çok ciddi ve ne demek istediğini bir türlü anlayamadığım onlarca belgenin altında kendine yer buldu.Sözleşme imzaladım demek istiyorum.Sizin,sadece sizin belirleyeceğiniz bir sürede kölenizim dedim.Beni ve bedenimi devletin imkan verdiği ölçülerde kullanabilirsiniz.Sade muhalif olmak için mi konuşuyorum ya da yazıyorum hayır doğuştan sahip olduğumu düşündüğüm bir dürtüm aksayan herşeyi not almam gerektiğini söylüyor.Kanayan yaralara kirli ayak tabanları ile basan ben olmalıyım.Aksi takdir de kanayan yaranın içindeki bir damla temiz kan olmak zorunda kalırım.Hiç çekici değil.Herşey ve her kurum bu denli çirkinken,devletin elinde olan ya da olmayan tüm işletmeler herşeyi sadece olsun diye yapıyorken temiz olmak hiç çekici değil.Hele parçanın en temizi ve akışkanı olmak o parçaya bir hakaret.

Gene beni tatmin etmeyen bir pasaj olacak gibi ama devam edeceğim.Gözlerinizin ya da gözlerimizin-kimin olduğu pek mühim değil-pek çok yalana eşlik edebildiğini bilmiyordum mesela.Yani insanın tüm bedeniyle yalan söyleyebileceği mantıklı gelmezdi bana .Elbet bir uzvu ya da yalana eşlik etmek istemeyen karakterinin küçük bir parçası buna karşı çıkar diyordum.Yalan söylemek mevzunda asıl noktanın kültür olduğunu üzüntüyle bildiriyorum ki yeni keşfettim.Çok eski tarihlerin birikimi ile gelen acının ve bilgeliğin buna engel olduğunu ya da yalana inananamama özgürlüğünü insanlara kazandırabildiğini çok yeni keşfettim.Ben açıkça belirteyim ki vasıfsızım.Birtakım işletmelerde çalıştım ama hiçbirinde bir vasıf kazanamadım,ingilizcem belki konuşmaya yeter ama mesleğin getirdiği profosyenel aşamaya hiç geçemedi,asla bana vaad edilen o güzel, hedefi yükseklerde takımın bir parçası olamadım.Çünkü o takımın kendini akşam saati eve dönerken hayallerinin cazibesine değil modern bir köleliğin kapılarını açan mağazalardan ve dükkanlardan kaçabilmenin güzelliğine kaptırmış olduğunu gördüm.İçi baştan aşağı b*ka batmış bireylerin verdiği kirli paralar ve ....

Neyse çarşamba akşamı gidip işime başlayacağım.Tam istedikleri saatte orada olacağım.Çünkü bunun için para alıyorum.Umarım yeni mesleğimden bana hüzünlü bir yazı yazdıracak kadar malzeme çıkarır.Bu pek olmadı çünkü.Ben vatandaş olamamak ile ilgili birşey yazmak istemedim ki.



                                                                                                        Rüzgardanadam//Haziran 2014
                                                                                                                      Denemeler

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder